
10. Eşitsizliklerin Azaltılması
10.1 Gelir eşitsizliklerinin azaltılması
10.2 Statüye bakılmaksızın herkesin güçlendirilmesi ve sosyal, ekonomik ve siyasi olarak kapsanmasınındesteklenmesi
10.3 Eşit fırsatlar sunulması ve eşitsizliklerin azaltılması
10.4 Eşitliği teşvik eden maliye ve sosyal politikaların benimsenmesi
10.5 Küresel finans piyasaları ve kurumların daha iyi düzenlenmesi
10.6 Finansal kuruluşlarda gelişmekte olan ülkelerin temsilinin artırılması
10.7 Planlı ve iyi yönetilen göç politikaları
Hedef
Ülkeler içinde ve arasında eşitsizliklerin azaltılması
Neden
Gelir, cinsiyet, yaş, engellilik, cinsel tercih, ırk, etnik köken ve dini inançları nedeniyle insanlar arasında ortaya çıkan eşitsizlikler dünyanın dört bir yanında hala varlığını sürdürüyor. Eşitsizlikler uzun vadede toplumsal ve ekonomik kalkınmayı tehdit eder, yoksullukla mücadeleyi sekteye uğratır, insanların kendilerini değersiz hissetmelerine yol açabilir. Bunun sonucu olarak suç oranında, hastalıklarda ve çevrenin tahrip edilmesinde artış yaşanabilir. Daha da önemlisi, insanların fırsat eşitliğinden faydalanamaması ve hizmetlerden yararlanamaması halinde sürdürülebilir kalkınmayı başaramaz, herkes için daha iyi bir dünya kurma çabalarımızı sonuçlandıramayız.
Eşitsizliklerin sürmesinin yarattığı etkiler nelerdir?
Tahminen beş yaş altı 69 milyon çocuk aslında önlenebilir nedenlerden dolayı yaşamını yitirecek. Kırsal kesimde yaşayan kadınların doğum yaparken hayatını kaybetme ihtimali kentlerde yaşayan kadınlardan üç kat daha fazla. Birçok aile gelir dağılımının 1990ʼlı yıllara oranla daha da bozulduğu kalkınmakta olan ülkelerde yaşıyor. Bunlar sadece bir kaç örnek, ancak eşitsizlikler dünyadaki tüm ülkeleri etkiliyor.
Ben karşı karşıya kalmadıkça eşitsizlikleri neden önemseyeyim?
Günümüz dünyasında herkesin hayatı bir diğeri ile bir şekilde bağlantılı. Yoksulluk, iklim değişikliği, göç veya ekonomik krizler tek bir ülke ya da bölgeye bağlı değil. Zengin ülkelerde dahi derin bir yoksulluk içinde yaşayanlar var. En eski demokrasiler bile ırkçılık, homofobi ve dini hoşgörüsüzlükle başa çıkmaya çabalıyor. Son UNICEF raporuna göre üst gelir düzeyindeki ülkelerde çocuklar arasındaki eşitsizliklerde de artış yaşandığı vurgulanıyor. Nerede yaşadığımıza, kim olduğumuza bakmadan küresel eşitsizlikler hepimizi etkiliyor.
Herkesin insan onuruna yakışır bir yaşama sahip olması için eşitsizlikleri yok etmeliyiz. Siyasi, ekonomik ve toplumsal politikalar evrensel olmalı ve en fazla ihtiyaç duyan gruplar ve marjinalleştirilmiş toplumların ihtiyaçları üzerinde yoğunlaşmalı. Son istatistiki veriler bunun mümkün olabileceğini ortaya koyuyor. 2007-2012 arasında 50ʼden fazla ülkede, özellikle de Latin Amerika, Karayipler ve Asyaʼda en yoksul ailelerin ortalama geliri ulusal ortalamaların üzerinde artış gösterdi ve gelir dağılımındaki eşitsizlikleri azalttı.
Ne yapabiliriz?
Eşitsizliklerin azaltılması dönüştürücü bir değişim gerektirir. Aşırı yoksulluğun ve açlığın sonlandırılması için çok büyük adımlar atılması, özellikle gençleri, göçmenleri ve diğer kırılgan grupları kapsayacak şekilde sağlık, eğitim, sosyal koruma ve insan onuruna yakışır işlere yatırım gerekiyor.
Ülkelerde herkesi kucaklayan toplumsal ve ekonomik kalkınmayı güçlendirmek ve desteklemek önemlidir. Eğer ayrımcı yasaları, politikaları ve uygulamaları kaldırırsak, fırsat eşitliğini garanti altına alabilir, eşitsizlikleri azaltabiliriz.
Ülkeler arasında ise, gelişmekte olan ülkelerin küresel konulardaki karar mekanizmalarında daha iyi temsil edilmelerini sağlayarak çözümlerin daha etkili, güvenilir ve hesap verebilir olmasını sağlayabiliriz
Hükümetler ve diğer paydaşlar savaş, ayrımcılık, yoksulluk, imkansızlık ve diğer nedenlerle evlerini terk ederek daha iyi bir hayat arayışına çıkan milyonlarca insanı da kapsayacak şekilde, iyi yönetilen ve planlı politikalarla güvenli, düzenli ve sorumlu göçü mümkün kılabilir.